Bu blogda, anneliğimle ilgili bence neyi yanlış yaptığıma dair, neleri daha iyi yapabileceğime dair, hangi konularda kendimi geliştirmem gerektiğine ve geliştirmeye çalışıyor olduğuma dair yüzlerce yazı var. Abartısız, yüzlerce… Ama neyi iyi yapıyor olduğuma dair yazdığım yazıların sayısı bir elin...
Etiket Arşivi: Mutlu Anne=Mutlu Çocuk
Çalışmamak “Lüks” Değil
Ek Gıda/Katı Gıda: Giriş-Gelişme-Sonuç
Annelik toz pembe mi?
Anneliğimin dördüncü senesini kutladığım bugünün anlam ve önemi ile ters düşen bir yazı gibi görünebilir bu ilk başta. Ancak kısmet bugüneymiş. Geçenlerde “Çok şey istemiyorum” diye bir yazı yazmıştım. Dört senedir dokuza kadar uyuduğum Pazar sabahı sayısının bir elin parmaklarını...
Huzur çok uzakta değil aslında
Huzuru çok da uzakta aramamak lazım bazen. Peşinden gittiğimiz şey yanı başımızda olabiliyor aslında. Tatili yarıda kesip döndük diye hayıflanıyordum. Hoş, Pazartesi dönmeseydik en geç bugün dönecektik ya… Ama planımız dışında işleyince olaylar, hele de çocuklar hastalanınca canımız sıkılmıştı istemeden.
Çok şey istemiyorum
Çok şey istemiyorum aslında: – Saat yediden önce uyanmamak istiyorum. 7’den önce çok erken! Çocuklardan biri uyusa diğeri sanki sırf inadından altıda kalkıyor. – Kendi kendime uyanabilsem, uyandırılmasam kaçta uyandığım da çok fark etmez aslında. O yüzden mümkünse sabahları uyandırılmak...
Ücretli Oyun Grupları
Bizim canımız patlıcan mı?
Geçen sene (2009) Mayıs ayında Amerika’da ilk kez “National Moms Nite Out” düzenlenmiş. Türkçeye “Anneler Gecesi” olarak çevirebileceğimiz bu etkinliğin amacı anneler çocukları satıp bir geceliğine dışarı çıksınlar, isteyen martinisini hüpletsin, arzu eden alış veriş yapsın, kısacası bir şekilde eğlensinlermiş.
Suna Dumankaya ile kız kıza
Anneler köpük banyosu yapmayı çocuklarına tercih ediyor!
Vallahi ben demedim bunu… İşte, burada yazıyor. Gerek çalışmayan, gerekse çalışan 700 tane anneye sormuşlar: “Sizi gerçekten mutlu eden şey nedir?” Cevap: YALNIZ KALMAK! Yani yanıt “Çocuğum” değil. “Sizi mutlu eden şeylerin başında ne geliyor?” sorusuna verilen yanıtların dağılımı şöyleymiş: